Karanlık Mod
04-05-2024
Logo
Ramazan’a Has Tutumlar – Fetva 14: Çalışmayan Kişi Fitre Vermeli Midir?
  • Ramazan Sohbetleri / Hicri 1441 Ramazan Sohbetleri / Hicri 1441 Ramazan’a Has Tutumlar
  • /
  • Fetvalar
   
 
 
Rahman ve Rahim Olan Allah’ın Adıyla  
 

Soru:

Saygıdeğer Hocam Dr. Muhammed Ratıb en-Nablusi,

Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun.

Ramazanın başından beri çalışmayan kişi fitre vermeli midir?

Allah sizden ve bizden razı olsun

Cevap:

Rahman ve Rahim Olan Allah’ın Adıyla

Salât ve Selam güvenilir ve sözünün eri olan Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’e olsun.

Değerli kardeşim,

Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerine olsun

Sorunuzun cevabını şöyle ifade edeyim:

Şöyle ki, aslında fitrenin (fıtır sadakasının) İslam’da özel bir yeri vardır.

Büyük küçük, fakir zengin, köle hür, seferi ya da mukim (yaşadığı yerde ikamet eden, yolculukta olmayan) olan her Müslümanın fitre vermesi gerekir.

Fakat fitreyi bir günlük tek öğün yemeğe sahip olan kişilerin vermesi gerekir. Bir öğünlük yemeğe sahip olan kişi fıtır sadakası verir. Bununla Allah Teâlâ her şarttaki insanın hatta fakirlerin bile sadakanın tadına varmalarını istemektedir. Sadaka vermenin tadını ancak yaşayan bilir. Dünya ehli mi, ahiret ehli mi olduğunuzu öğrenmek istiyorsanız, sizi almak mı yoksa vermek mi mutlu ediyor ona bakın. Almaya aşinayız, insan tabiatı gereği almayı ister, fakat ilahi emir vermemizi ister. Allah Subhanehu ve Teâlâ evinde bir öğün yiyecekten fazlası olmayan fakire sadaka vermemin tadını alsın diye fitre vermesini emretmiştir. Bu yıl ve önceki yıllar fıtır sadakası 50 Suriye lirasını geçmez. Yani insanın karşılayabileceği miktardadır. Fakat sadaka olarak verilen bu meblağ, Allah’ı bilip tanıyıp O’nu sevdiğine işaret eden bir delil mahiyetindedir. Tabi doğal olarak fitre veren kişi başkalarından da fitre alabilecektir. Yani hem alma hep de verme işlemi gerçekleşecektir. Ancak iki kişi birbirlerine fitre vermek üzere anlaşırlarsa, bu durumda sanki hiç sadaka vermemiş gibi olurlar. Şöyle ki önceden bir anlaşma sağlanmışsa, “ben sana fitremi veririm, sen de bana fitreni verirsin” şeklinde bir şey gerçekleşir. Bunun manası senin bir ödeme yapmamandır. Fakat bu ödemeyi yaparken Allah’ın rızasını, O’nun katında mükâfatlandırılmayı istersin. Allah Subhanehu ve Teâlâ diğer insanlara da sana fitre vermelerini emrediyor. Ben gerçekten fakir olanlara sesleniyorum. Bu sözüm gerçek anlamda fakir olanlar için geçerlidir. Fitrenin miktarının sadece 50 Suriye lirası olduğunu zannedenlere gelince, bu miktar en alt sınırdır, üst limit ise yoktur. Ailesindeki herkes için 1000 lira vermeye gücü yeten kişinin 50 lira vermesini de Allah kabul etmez. Ama fakir en düşük miktar olan 50 lirayı esas alarak fitre verir. Bazı fakihler bunu 30 liraya kadar düşürürler. Yani aile fertlerinin her biri için 30 lira verilmesi yeterli olur. Burada amaç sadaka vermenin lezzetine varmaktır. Fitre vermek için gereken en alt seviye bir günde bir öğünlük yiyeceğe sahip olmaktır.

Denmiyor mu ki oruç ancak fitre vermekle değerlenir. Tabi Allah Teâlâ fıtır sadakasını oruç tutan kimse için bir temizlik kılmıştır. Onu fuhşiyattan ve hatalardan, fakirlerin hakkına el uzatmaktan temizler. Allah fitre ile oruç tutan kulunun işlediği günahları, kasıtsız olarak yaptığı haram bir bakışı, söylediği yanlış sözleri, boş işleri ve fuhşiyatı muhafaza eder. Allah Teâlâ fıtır sadakasını fakirler için bir rızık kılmıştır. Kendisine fitre verilen kişi ve çocukları temiz bir rızık ile beslenir. Bu da toplumda denge ve yardımlaşmayı sağlar. İslam’da elhamdülillah hem millet, hem de coğrafyaya dayalı yardımlaşma ve destek vardır. Herkes komşusunu gözetmek ile yükümlüdür. Yine kişi akrabalarını kontrol etmekle mükelleftir. Bilakis akrabaya yardım etmek Rasulullah (s.a.v.)’e göre hem sadaka hem de sıla-i rahimdir. Bazı âlimler diyor ki; fakir bir akraban varken başkasına sadaka vermen geçerli olmaz. Çünkü akraban olmayan kişiler için sen varsın, aynı zamanda senden başka kimseler de var. Ama fakir olan akrabanın senden başka kimi var? İslam’da toplumsal dayanışma yakınlık, hısım akrabalık ve komşuluk esası üzerine kuruludur.

Dr. Muhammed Ratıb en-Nablusi

Metni indir

Mevcut Diller

Resmi Gizle