Yani helak ettiğimiz nice ülkeler var. Kardeşlerim, Kuran’ı Kerim’de çok ince bir ima var. Onu helak ettik ve işi bitti. Şöyle buyuruyor:

Yani buraya kadar henüz helak olmadılar. Peki, “helak ettik” ayeti ile “Azabımız onlara geceleyin yahut gündüz istirahat ederlerken geliverdi.” Kısmını nasıl anlarız? “Helak ettik” derken geçmiş zaman kullanılmış, Sonra Allah Teala “Azabımız onlara geceleyin yahut gündüz istirahat ederlerken geliverdi.” Buyurmuştur. 

Bu ayette çok ince bir ima vardır. Yani sen bir musibetin olduğunu gördün. Ben bu hakikati sana şu misalle açıklayacağım.

Bir görevli var ve hakkında şüpheler uçuşuyor, çok fazla kafa karışıklığı söz konusu. Biri diyor ki: “O kendisine ait olmayanı alıyor veya bir miktar parada anlaşmayı şart koşuyor.”  Karışıklık oluyor, soruşturmalar, fısıltılar, imalar, karalamalar oluşuyor. Ve yönetim gizli bir soruşturma başlatıyor. Ona para ödemesi için birini gönderiyor, adam kabul ediyor. O kişi ondan kanuna aykırı davranmasını istiyor ve adam bunun için bir miktar para almayı şart koşuyor.  İmalar, karalamalar, soruşturmalar, bazı işaretler, kafa karışıklıkları oluşup bu skandal yayıldıktan sonra, dikkatli ve uzun incelemelerin ardından, her şey bir araya toplanıyor ve bu adamın dürüst olmadığına dair karar çıkıyor. Yönetim kurulu toplanıyor ve bu konuyu gündeme alıyorlar. Onu savunan kişinin bilgilerinin kesin olmadığı, doğru ve ayrıntılı bilgi verilmediği anlaşılıyor. Çoğunluk ile bu kişinin işten el çektirilmesine karar veriliyor. Sekreter bu kararın taslağını yazmakla görevlendiriliyor. Taslak imzalanıyor. Sonra bilgisayara geçiriliyor. Ardından son nüsha da imzalanıyor ve tüm departmanlara dağıtılıyor. Kişinin işine son veriliyor. 

Şimdi dikkat et, burada işten el çektirilmesi beklenmeyen bir karar mı? Hayır, incelenmiş, araştırılmış bir karardır. Bir anda mı çıktı peki? Hayır aksine öncesinde uzun araştırma süreci vardı. 

Bunu size bir musibetin ani, dengesiz, beklenmeyen bir şekilde değil, bir hikmet gereği, uzun ve ayrıntılı bir incelemeden sonra olduğunu anlayasınız diye aktardım.  Bu musibet insanın inadından, tövbe etmekten yüz çevirerek kibirlenmesinden, kötü ameli ile böbürlenmesinden dolayı başına gelmiştir, birçok ihtiyati tedbirden, uyarılardan sonra, kişinin tekrar dürüst ve düzgün bir insan olması için bu karar çıkmıştır. 

Yani bir insanın başına bir felaket geldiğinde, bunun aniden, beklenmedik bir şekilde, tesadüfî bir şekilde olduğunu zannetmeyin. Durum bundan çok daha ayrıntılı.

(وَكَمْ مِنْ قَرْيَةٍ أَهْلَكْنَاهَا)  “Biz nice ülkeleri helak ettik.” Faize batmış, zinada boğulmuş, yalana dalmış, nifaka, baskı ve zulme dalmış nice topluluklar görürsün. Bu toplumları Allah’ın lanetlediğine inanmalısın. Ancak bu helak ne zaman gerçekleşir, onu bilemeyiz.

Konu çok önemli, yani insan Allah’a karşı sapkınlık yaptığında, Rabbinden uzaklaştığında, Rabbinin yolundan döndüğünde, izzetini insanların enkazı üzerine kurduğu, hayatını insanların ölümü üzerine inşa ettiği, izzetini onların zilleti, zenginliğini onların fakirliği üzerine bina ettiğinde, gururu onu günaha sürüklediğinde, hiçbir öğüdü kabul etmeyip kendisine kurtuluşu için bazı bilgiler verildiği zaman bunları reddettiğinde, bunları yaptığında, işte o zaman Allah Teala onun helakine karar verir. Bu uygulama durdurulabilir veya büyük bir hikmetle yerine de getirilir. 

Öyleyse,  (وَكَمْ مِنْ قَرْيَةٍ أَهْلَكْنَاهَا فَجَاءَهَا بَأْسُنَا)  “Nice ülkeler var ki onları helâk ettik. Azabımız onlara geliverdi.” Yani helak kararı çıktıktan sonra… Şimdi bir süre sonra bu karar gerçekleşir. Değerli kardeşlerim; Çok güzel dualardandır: