Bilimsel Harikalar: 009– Canlı Hücrenin Yapısı Evrim Teorisine Aykırıdır
- İslami Konular
- /
- Bilimsel Harikalar
Rahman ve Rahim Olan Allah’ın Adıyla
Canlı Hücre Yaratıcının Yüceliğini Gösteren Karmaşık Bir Yapıdır
Değerli kardeşlerim,
Gerçek şu ki, bir sorunumuz var. Üzerinde durduğumuz evrim teorisinin karşılaştığı en büyük problem, canlı hücrenin yapısının çok üst seviyede karmaşık ve kompleks olmasıdır. Öyle ki, bir tesadüf sonucu ortaya çıkması imkansızdır. 
Evrim teorisinin karşılaştığı en büyük problem, canlı hücrenin yapısının çok üst seviyede karmaşık ve kompleks olmasıdır. Öyle ki, bir tesadüf sonucu ortaya çıkması mümkün değildir.
Alaa Hocam, bir torbaya birden ona kadar rakam yazılı cisimler koysak, bir çocuğun gelip bir rakam çekmesi sonucunda aynı serinin gelme olasılığı on milyarda birdir. 
Bu yüzden bazıları diyor ki: Bir aminoasit atomu bile atomların tesadüfen oluşması için yeterli olmaz. Tesadüf ilkesi ayaklar altında bir ilkedir, mantıksızdır, kabul edilemez, aklı başında olan hiç kimse bu ilkeyi kabul etmez.
Başka bir şey daha, hücrenin tüm parçaları çok karmaşık bir düzende inceliklerden oluşur. Önceleri bu kadar derin araştırma yapabilen mikroskoplar yoktu. Ama bugün 400 000 kat daha büyük elektron mikroskoplarımız var. 
Geleneksel mikroskoplar burada göründüğü gibi bölünmüş hücre parçasını gösterir. Karmaşık hücrenin karmaşık yapısı yeni yeni bilinmeye başlandı. Modern mikroskoplar sayesinde görülüyor ki karmaşık hücrenin bir veri bankası gibi işleyen binlerce kısımdan oluşan bir yapısı var. Hücre bir fabrika, bir depo, bir yönetim merkezi gibi çalışmaktadır. 
Hatta içerisine istenmeyen şeylerin girmesini engelleyen akıllı bir zarı bile vardır.
Yine hücrenin yaşamını sürdürebilmesi için tüm organ ve parçalarının aynı zamanda bulunması zorunludur. Ve bunların, bu karmaşık düzenin tesadüf olması kesinlikle imkânsızdır. En gelişmiş laboratuarlar bile cansız bir maddeden canlı bir hücre üretemezler. Canlı olmayan bir şeyden canlı bir hücrenin ortaya çıkması binlerce kez imkânsızdır.
Darvin Teorisinin temeli, canlı hücrenin cansız varlıkların bir mutasyonu olduğu teorisidir. Bunun imkansız oluşu, teorisinin tamamen terk edilmesini gerektiriyordu. Bu konuda herhangi bir dönüşümün imkansız ve boşuna olduğu ortaya çıktı. Evrim teorisine gelince, bu teori insan aklının aciz kaldığı, tüm gelişmiş tekniklerle bile başaramadığı bu oluşumun, bir tesadüf eseri olduğunu iddia etmektedir.
Bilim adamları diyor ki: Canlı bir hücrenin tesadüfler sonucu ortaya çıkması Boeing 747 uçağının bir demir deposunda patlama yoluyla ortaya çıkmasına benzer. 
Veya Larousse ansiklopedisinin matbaadaki bir patlama ile oluştuğunu iddia etmeye benzer.
Veya Larousse ansiklopedisinin matbaadaki bir patlama ile oluştuğunu iddia etmeye benzer. DNA ve Şaşırtıcı Yapısı:
Gerçek şu ki, Biyokimyacılar DNA dediğimiz aminoasitleri hayal gücünün de ötesinde bir inceleme ile keşfettiler. Bu şaşırtıcı tasarım akıl alır gibi değildir. Nobel ödülü kazanan Francisco, araştırmaları sonucu DNA yapısı kadar karmaşık bir yapının tesadüfler sonucu ortaya çıkmadığını itiraf etmiştir.
Kendisi Darvin taraftarı olmasına rağmen, her canlı molekülünün çekirdeğinde iki dev DNA molekülünün olduğunu itiraf etmek zorunda kalmıştır. 
Her canlı varlığın sahip olduğu fiziksel özellikler, sarmal parçalarda kodlar şeklinde birbirine bağlıdır. Bu göz rengimizden başlar, tüm iç organlarımıza, görüntümüze ve tüm hücrelerimizin işlevlerine kadar uzanır.
Bu kısımda gen denen bölümlerin programlandığını görüyoruz. Tüm bu özelliklerin temeli hücre çekirdeğindeki programlanmış parametrelerdir. Burada yaklaşık beş milyar bilgi depolanır, bu inanılmaz bir şeydir.
Bu şifre dört farklı DNA molekülünün temasından oluşur. Bu dört molekülün her birini bir harfe benzetsek, DNA dört harften oluşan bir bilgi bankası gibidir. 
Bedenle ilgili tüm bilgiler bu bilgi bankasında saklanmaktadır. DNA’daki tüm bilgileri kaydetsek ve bir kâğıda yazsak Alaa hocam, yaklaşık bir milyon ansiklopedi sayfasına ihtiyacımız olur. Bu, dünyanın insan ile ilgi bilinen en büyük ansiklopedisi Britannica’nın kırk katı demektir.
Hücrenin çekirdeğine (DNA) yüklenen bilgi, Britannica Ansiklopedisinin kırk katına eşittir.
Hz. Adem’den kıyamete kadar yazılan, basılan her şey için bu maddelerden sadece bir kaşık olması yeterlidir, bu inanılmaz bir şeydir ve asla tesadüf olamaz.
﴾ خُلِقُوا مِنْ غَيْرِ شَيْءٍ أَمْ هُمُ الْخَالِقُونَ ﴿
﴾ Yoksa onlar, bir yaratıcı olmaksızın mı yaratıldılar? Yoksa yaratanlar onlar mıdır? ﴿
Tesadüf eseri yaratıldığına inananlar var ama Yüce Allah şöyle buyuruyor:
﴾ اللَّهُ خَالِقُ كُلِّ شَيْءٍ وَهُوَ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ وَكِيلٌ ﴿
﴾ Allah her şeyin yaratıcısıdır ve her şeyi koruyup yöneten de O’dur. ﴿
Tüm varlıkların özüne tesadüfleri koymaya çalışan evrim teorisi, proteinler, moleküller ve hücrelerden oluşan DNA’nın şaşırtıcı dizilimi karşısında aciz kalıyor. 
Tüm canlıların yaratılışı mükemmellik derecesinde bir oluşumun izi ve sonucundan başka bir şey değildir. Bu kadar hayret verici ve mükemmel bir yaratılış varsa bu varlıkların kudret sahibi, mutlak ve sonsuz ilim sahibi bir yaratıcısının olması kaçınılmazdır.
Yaratılan Varlıklar Yaratıcısını Gösterir:
Alaa Hocam, insan doğadaki her canlıyı yaratıcının azametini görerek düşündüğünde görecektir ki, doğada var olan milyonlarca canlı, harika güzellikte bir sanat eseri ve mükemmellik örneğidir.
Bu canlıların her biri yaratıcısına işaret eder. Bunu bildiğimizde görürüz ki, onlar göklerin ve yerlerin, onlar arasındaki her şeyin yaratıcısına işaret etmektedirler.
Allah Azze ve Celle her hareket ve sükunette eşsiz bir şahittir,
Her şeyde Allah’a işaret eden bir delil vardır,
Hepsi onun varlığı, birliği ve mükemmelliğinden bahseder.
إِنَّ فِي خَلْقِ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ وَاخْتِلَافِ اللَّيْلِ وَالنَّهَارِ لَآيَاتٍ لِأُولِي الْأَلْبَابِ * الَّذِينَ يَذْكُرُونَ اللَّهَ قِيَاماً وَقُعُوداً وَعَلَى جُنُوبِهِمْ وَيَتَفَكَّرُونَ فِي خَلْقِ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ رَبَّنَا مَا خَلَقْتَ هَذَا بَاطِلاً سُبْحَانَكَ فَقِنَا عَذَابَ النَّارِ
﴾ Göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün farklı oluşunda aklıselim sahipleri için elbette ibretler vardır. Onlar ayakta dururken, otururken, yatarken hep Allah’ı anarlar; göklerin ve yerin yaratılışını düşünürler (ve şöyle derler:) “Rabbimiz! Sen bunu boş yere yaratmadın, seni tenzih ve takdis ederiz. Bizi cehennem azabından koru! ﴿
Hamd, Alemlerin Rabbi Olan Allah’a Mahsustur
Kaynak:
Televizyon Programları / Suriye Uydu Kanalı / İman Ahlaktır – Bölüm:20 – Kulluk Görevinin Unsurları – İnsanın Tabiatı – Allah Teala insana sıfatları ile muamele eder – Canlı Hücre
